1832 yılının ilk ayında
Paris’te dünyaya gelen Edouard Manet, diplomat kızı bir anne yargıç bir babanın
oğlu idi. 51 yıllık yaşamında Realist resimlerle berber İzlenimcilik akımına da
katkıda bulunan Manet, 30’unda, Salon‘un tepkisini çeken bir eser yaptı. “Le dejeuner sur l’herbe” adlı bu yağlıboya tabloda iki
çıplak kadın ve iki giyinik adam var ve adamlar kadınlarla ilgilenmiyor.
Manet‘in 1862’de başlayıp 1863’te bitirdiği “Le dejeuner sur l’herbe“, yine bir realist olan ancak
edebi eserler üreten Emile Zola‘nın
hayranlığını kazanmıştı. Görüşlerini “İyi ki Salon bunu reddetmiş, maazallah, bilgisizce
yargılayacaklardı eseri!” şeklinde ifade eden yazara rağmen
resim, eleştirmenler tarafından sert eleştirilere maruz kaldı.Bu tablo, ‘sıradan bir gün‘ü
temsil etse de ressamın en geniş tuvali.
Orijinal ismi “Le Bain” (The Bath) olan, ancak
sonraları “Le dejeuner sur
l’herbe” adı daha uygun görülen eser, İngilizce’de “The Luncheon on The Grass” olarak geçerken Türkçe’ye “Kırda Öğle Yemeği” olarak çevrildi. Modern giyimli iki
adamın sohbete dalması, biri gölette yıkanmaya hazırlanan diğeri de yanlarında
oturan iki çıplak kadına da bakmaması, eseri cinsel mesajdan uzak tutuyor ve bu
yüzden eser Realizm kokuyor.
Resim, Paris’te yapıldı ve şu an Orsay Müzesi‘nde
sergileniyor.
Yer yer fırça darbelerinin belli olması sebebiyle ‘bitmemiş‘ denilen ancak ışığı arka plana kusursuz yansıtmasıyla hayranlık uyandıran Manet, resmin bize göre sol kısmına piknik sepetini yerleştirmiş. Bu sepetin yanında kadının kıyafetlerini görüyoruz. Demek ki kadın burda soyunmuş. Masa örtüsü, ekmek ve meyvelerin bulunduğu bu küçük alan, ‘Still Life‘ dediğimiz tarzda. Bu alan, eserdeki görüntünün bize gerçekten de sıradan bir gün olduğu duygusu uyandırıyor. Yani iki giyinik adam ve iki çıplak kadın olmasına rağmen her şey o kadar olağan ki Manet bunu çok rahat, sanki bir Still Life eseri yapar gibi tamamlamış.
Eserde gördüğümüz erkek figürlerden biri, ressamın kardeşi Gustave, diğeri ise kayınbiraderi Ferdinand. Öndeki çıplak kadın ise iki kimliğe sahip. Şöyle ki Manet, en çok resmettiği modeli Victorine Meurent‘in yüzünü yerleştirdiği bu figürüne eşi Suzanne Leenhoff‘un dolgun vücuduyla tamamlamış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder